Years
2019
2018
2014
Categories
Authors
ARTICLES
Review Article
Impact of SCN1A gene mutations on hippocampal NaV1.1 sodium channels in Dravet Syndrome
Turkish Title : Dravet sendromunda SCN1A geni mutasyonlarının, hipokampüste Na V 1.1 sodyum kanalları üzerine etkisi
Hilal Doğangüneş,Belkis Atasever Arslan
JNBS, 2019, 6(1), p:49-53
Voltaj kapılı sodyum kanalları, nöronlar gibi uyarılabilir hücrelerde aksiyon potansiyelini oluşturan temel birimlerdir ve bu kanallar tipik olarak kanalın daha büyük merkezi gözeneklerini oluşturan bir alfa-alt biriminden, kanal fonksiyonlarını düzenleyen iki daha küçük yardımcı-alt-biriminden oluşan entegre olmuş zar proteinleridir. Nöronal voltaj kapılı sodyum iyonu kanalı tip 1 (NaV1.1) α-alt birimini kodlayan SCN1A genindeki genetik değişimler, Dravet sendromunda görülmektedir. Dravet sendromu, geleneksel tedavilerde sıklıkla dirençli olan çoklu nöbet tiplerine sahip epileptik ensefalopatidir. Epilepsiyle alakalı genler arasında SCN1A belki de en fazla sayıda hastalıkla ilişkili allellere sahip olduğu bilinmektedir. Dravet Sendromu mutasyonlarının birincil etkisinin GABAerjik inhibitör nöronların aktivitesini azaltması olduğunu düşünülmektedir. İnhibitör devrenin azalan aktivitesi, Dravet Sendromu hastalarında nöbet oluşumuna katkıda bulunan önemli bir faktör olabilir ve SCN1A mutasyonlarının genel bir sonucu olabilir.
Review Article
Turkish Title : Aksonal transportu etkileyen sinyal yolakları üzerinden alzheimer patolojisine katılması muhtemel olan mikroRNA’lar
Tugce Uzunoglu,Belkis Atasever Arslan
JNBS, 2019, 6(1), p:54-61
Alzheimer's disease is a sneaky-onset and progressive neurodegenerative disease characterized by the accumulation of senile plaques formed by amyloid β (Aβ) accumulated in the extracellular environment and intracellular hyperphosphorylated tau proteins characterized by progressive functional disorders and deaths of neurons. Recent studies suggest that the underlying cause of neurodegeneration may be disorders in axonal transport mechanisms. Axonal transport is a dynamic system required for neurons to communicate with each other, to fulfill neuronal functions and to survive. It performs these functions by transporting proteins, organelles, neurotrophic factors and neurotransmitter vesicles throughout the neuron. This system is protected and maintained by a large signal path that contains many proteins. However, by participating in the post-transcriptional regulation of many molecular mechanisms in the body, miRNAs that play a role in many other diseases, such as diseases based on the immune system, cancer and neurodegenerative diseases, can alter the expression of proteins in this signal pathway, leading to tau hyperphosphorylation, impaired axonal transport and hence Alzheimer's disease. In this review study, 12 strains of microRNAs such as miR-133, miR-224, miR-155, miR-34a, miR-125b, miR-9, miR-124, miR29-a/b/c, miR-10b and miR-132 have been investigated for their ability to participate in signaling pathways that play a role in axonal transport and their ability to participate Alzheimer pathology by causing tau hyperphosphorylation.
Alzheimer hastalığı, nöronların ilerleyici fonksiyonel bozuklukları ve ölümleriyle karakterize edilen, ekstrasellüler (nöronlar arası) ortamda biriken amiloid β (Aβ)’ların oluşturduğu senil plaklar ile intrasellüler alanda (nöron içi) hiperfosforilasyona uğramış tau proteinlerinin birikmesiyle oluştuğu bilinen, sinsi başlangıçlı ve ilerleyici bir nörodejeneratif hastalıktır. Son dönemde yapılan çalışmalar nöronal fonksiyonların bozulması ve nöronlar arasındaki iletişimin zayıflaması sonucunda ortaya çıkan nörodejenerasyonun temel nedeninin fonksiyonu bozulmuş aksonal transport olabileceğini öne sürmektedir. Aksonal transport nöronların birbirleriyle iletişimlerini sürdürebilmesi, nöronal fonksiyonlarını yerine getirebilmesi ve hayatta kalabilmeleri için gerekli olan; protein, organel, nörotrofik faktör ve nörotransmitter veziküllerinin taşınmasını sağlayan dinamik bir sistemdir. Bu sistem, içine birçok proteinin dahil olduğu büyük bir sinyal yolağı tarafından korunmakta ve devamlılığı sağlanmaktadır. Fakat vücutta birçok moleküler mekanizmanın post-transkripsiyonel düzenlenmesine katılarak immun sisteme dayanan hastalıklar, kanser ve nörodejeneratif hastalıklar gibi daha birçok hastalıkta rol oynayan miRNA’lar bu sinyal yolağındaki proteinlerin de ekspresyonlarını değiştirerek tau hiperfosforilasyonuna, aksonal transportun bozulmasına ve dolayısıyla Alzheimer hastalığına neden oluyor olabilmektedirler. Bu derleme çalışmasında miR-133, miR-224, miR-155, miR-34a, miR-125b, miR-9, miR-124, miR29-a/b/c, miR-10b ve miR-132 olmak üzere incelenen 12 miRNA’nın aksonal transportta rol oynayan sinyal yolaklarına katılıp tau hiperfosforilasyonuna ve aksonal transport bozulmasına sebep olarak Alzheimer patolojisine katılma ve biyomarker olarak kullanılabilme potansiyelleri incelenmiştir.
Review Article
Axonal transport of alpha synuclein fibrils in parkinson's disease
Turkish Title : Parkinson hastalığında alfa sinüklein fibrillerinin aksonal transportu
Fatıma Ceren Tuncel,Belkıs Atasever Arslan
JNBS, 2019, 6(1), p:62-66
Neurodegenerative diseases are characterized by the progressive and irreversible loss of neurons in the central nervous system (CNS) over time. The most important symptom of Parkinson’s disease is dysfunctional disorders in the dopaminergic neurons and the associated symptoms of motor symptoms. It is well known that aggregates known as Lewy bodies are caused by misfolding and accumulation in the presynaptic range of a protein called alpha-synuclein from the synuclein protein family, which is not known yet to precisely influence the mechanism of this disease. The alpha-synuclein is synthesized in the presynaptic neuron and transported by the mechanism called the axonal transport to axon end. Alpha-synuclein can be transported along the axon both retrograde and anterograde with motor proteins as natural or false folded. In this case, the false folded alpha-synuclein may accumulate in the presynaptic area and cause damage to axonal transport. Here, we review the current information on the question of why the chaperone-mediated autophagy (CMA) and the ubiquitin-proteosome system, which are responsible for axonal transport injury of alpha-synuclein accumulation, and which are responsible for the degradation of normally misfolded proteins in the presynaptic area.
Nörodejeneratif hastalıklar, merkezi sinir sisteminde (MSS) bulunan nöronların zaman içerisinde ilerleyici ve geri dönüşsüz biçimde kaybolması ile karakterize edilmektedir. Parkinson hastalığının en önemli belirteci dopaminerjik nöronlarda meydana gelen fonksiyon bozuklukları ve buna bağlı motor semptomlarda aksaklık meydana gelmesidir. Bu hastalığın oluşumunda henüz kesin olarak nasıl bir mekanizma ile etki ettiği bilinmeyen, sinüklein protein ailesinden alfa sinüklein adı verilen bir proteinin yanlış katlanması ve presinaptik aralıkta birikmesi sonucunda lewy cisimcikleri olarak bilinen agregasyonların neden olduğu bilinmektedir. Alfa sinüklein, presinaptik nöronda sentezlenen ve akson ucuna aksonal transport adı verilen bir mekanizma ile taşınır. Alfa sinüklein, ister doğal halinde isterse de yanlış katlanmış olsun motor proteinlerle hem retrograd hemde anterograd yönde akson boyunca taşınabilir. Bu durumda yanlış katlanmış alfa sinüklein presinaptik alanda birikebilir ve aksonal transportta hasara neden olabilir. Burada, alfa sinüklein birikiminin aksonal transport hasarı ile ilişkisi, presinaptik alanda bulunan ve normalde yanlış katlanan proteinlerin bozulmasından sorumlu olan şaperon aracılı otofaji (CMA) ve ubikitin- proteozom sisteminin neden düzgün çalışamadığı ile ilgili mevcut bilgileri inceledik.
Original Article
Effects of Estrogen on Kynurenine pathway and NF-kB in TNF-α Induced Neuroinflammation
Turkish Title : TNF-α aracılı nöroinflamasyonda östrojenin kinürenin yolu ve NF-kB üzerine etkileri
Halime Eda Yalçın,Batu Kaan Aksulu,Fatih Ozen,Belkis Atasever Arslan
JNBS, 2018, 5(3), p:137-139
Neuroinflammation involves glia activation, releasing of inflammatory mediators such as cytokines and chemokines, and formation of reactive oxygen and nitrogen species. It plays a central role in many neurodegenerative diases processes such as Alzheimer’s disease, Parkinson’s disease, dementia. Estrogen deprivation, commonly associated with aging, loss of learning and memory skills in postmenopausal women and Alzheimer’s disease. In this study, we studied effects of 17-ßestradiol on kynunerine pathway and NK-kB gene expression in neuroinflammation. According to our results, estrogen increased expression of kynunerinase gene and decreased IDO-1 gene expression after TNF-alpha incubation in differentiated SH-SY5Y cells. However, it did not change NF-kB gene expression.
Nöroinflamasyon, glia aktivasyonunu, sitokinler ve kemokinler gibi inflamatuar mediatörlerin salınmasını ve reaktif oksijen ve nitrojen türlerinin oluşumunu içerir. Alzheimer hastalığı, Parkinson hastalığı, demans gibi birçok nörodejeneratif hastalık sürecinde merkezi bir rol oynar. Genellikle yaşlanmayla ilişkili olan östrojen yoksunluğu, özellikle menopoz sonrası kadınlarda öğrenme kaybı ve hafıza becerileriyle ilişkilidir ve Alzheimer hastalıgi ile ilişkilidir. Bu çalışmada, 17-b östradiolun, kynunerine yolağı ve NF-kB gen ifadesi uzerine etkisini arastirdik. Elde ettiğimiz sonuçlara göre östrojen, farklılaşmış SH-SY5Y hücrelerinde TNF-alfainkübasyonu sonrası kinüreninaz geninin ekspresyon düzeyini arttırırken, IDO-1 gen ekspresyon düzeyini azalttı. Bununla birlikte, NF- kB gen ekspresyon seviyesini değiştirmedi.
Original Article
Turkish Title : Nöroblastoma hücrelerinde Momordica Charantia ekstresinin sitotoksisitesi, total fenolik ve flavonoid İçeriği
Hazal Gur,Fatih Ozen,Emine Akalin,Belkis Atasever Arslan
JNBS, 2018, 5(2), p:92-96
Momordica charantia has various bioactive compounds. In this study cytotoxic effects of the root, seed, leaf and fruit parts of the plant against neuroblastoma cells were investigated. Also total phenolic and flavonoid contents of different parts of Momordica charantia extract. According to cytotoxicity results, higher concentrations of all parts of Momordica charantia showed similar cytotoxicity against SH-SY5Y neuroblastoma cells. However, cytotoxicity of the root extract was higher than 50% in 500 µg/ml concentration, and also at the same concentration induces proliferation of ECV304 control cells. According to our results, the leaf part of Momordica charantia plant is rich with flavonoid and phenolic contents. However, its cytotoxic effect on SH-SY5Y cells is lower than the root extract. Also, while Momordica charantia root extract increased Akt1 gene expression, it decreased expression levels of BAD and caspase-3 genes in these cells. In conclusion, Momordica charantia root extract can induces apoptosis through p38 MAPK pathway in SH-SY5Y cells by considering the results.
Momordica charantia ekstresi çok sayıda biyoaktif maddelere sahiptir. Bu çalışmada, bitkinin kök, tohum, yaprak ve meyve kısımlarının nöroblastoma hücrelerine karşı sitotoksik etkileri ve bu ekstrelerin toplam fenolik ve flavonoid içeriği araştırılmıştır. Sitotoksisite sonuçlarına göre, Momordica charantia ekstresi tüm bölümlerinin yüksek konsantrasyonlarda, SH-SY5Y nöroblastoma hücrelerine karşı benzer düzeylerde sitotoksisite göstermiştir. Bununla birlikte, kök ekstresinin sitotoksisitesi, 500 ug / ml konsantrasyonda % 50'den fazladır ve aynı konsantrasyonda ECV304 kontrol hücrelerinde proliferasyona yol açtığı bulunmuştur. Çalışma sonuçlarına göre, Momordica charantia bitkisinin yaprak kısmı flavonoid ve fenolik içerik bakımından zengindir. Ancak, yaprak ekstresi SH-SY5Y hücrelerine karşı kök ekstresine göre daha düşük sitotoksisite göstermiştir. Ayrıca, Momordica charantia kök ekstresi SH-SY5Y hücrelerinde Akt1 gen ekspresyonunu arttırırken, BAD ve kaspaz-3 genlerinin ekspresyon seviyelerini azalttı. Bulunan sonuçlara göre, Momordica charantia kök ekstresi, SH-SY5Y nöroblastoma hücrelerinde p38 MAPK sinyal yolağı üzerinden apoptoza yol açabilir.
Review Article
Therapeutıc effects of probiotics on Multiple Sclerosis (MS) via TH17 cells
Turkish Title : Probiyotiklerin Th17 hücreleri sracılığıyla Multipl Skleroz (MS) hastalığına terapötik etkileri
Gizem Gürel,Belkis Atasever Arslan
JNBS, 2018, 5(2), p:102-105
MS-specific disease progression and emerging symptoms are heterogeneous, it is difficult to diagnose and find treatment. The abundance of immune cells, such as products of T lymphocytes and MS patients with CNS lesions, supports the view that MS is an immunomodulatory disorder. Th17 cells appear to play an important role in the immunopathogenesis of EAE and MS. Th17 cells are a subset of cells independent of Th1 and Th2. Although the Th17 cells in steady state are important for host defense, pathogenic Th17 cells play a role in the development of many diseases. Th17 cells are known to secrete IL-17 cytokines. IL-17 secreting cells have been identified in MS and many other diseases. In addition, IL-17 levels were found to be high in cerebrospinal fluid from MS patients. Probiotic bacteria are known to be important in terms of human health and have therapeutic properties. Many studies have suggested that probiotics have the ability to inhibit proinflammatory IL-17 production and activation in Th17-related diseases.
MS’in hastaya özgü hastalık gelişimi ve ortaya çıkan semptomlar heterojenlik gösterdiğinden hastalığı teşhis etmek ve tedavi yöntemini bulmak oldukça zor olmaktadır. T lenfositler ve MS hastalarının MSS lezyonlarındaki ürünleri gibi bağışıklık hücrelerinin bolluğu, MS’in immün aracılı bir bozukluk olduğu görüşünü desteklemektedir. Th17 hücrelerinin EAE ve MS’in immünopatogenezinde önemli bir rol oynadığı görülmektedir. Th17 hücreleri Th1 ve Th2’den bağımsız bir hücre alt grubudur. Kararlı durumdaki Th17 hücreleri konakçı savunması için önemli olmasına rağmen patojenik Th17 hücreleri birçok hastalığın gelişiminde rol oynamaktadır. Th17 hücreleri IL-17 sitokinini salgılamasıyla bilinmektedir. IL-17 salgılayan hücreler MS ve diğer birçok hastalıkta tespit edilmiştir. Ayrıca MS hastalarından alınan beyin omurilik sıvısında IL-17 seviyesinin yüksek olduğu bulunmuştur. Probiyotik bakterilerin insan sağlığı açısından önemli olduğu ve terapötik özellikleri olduğu bilinmektedir. Yapılan çoğu çalışmada Th17 ilişkili hastalıklarda probiyotiklerin proinflamatuar IL-17 üretimini ve aktivasyonunu inhibe etme yeteneğine sahip olduğu düşünülmektedir.
Review Article
Axonal transport in Neurodegenerative diseases
Turkish Title : Nörodejeneratif hastalıklarda aksonal transport
Ozgur Yurtkap,Belkis Atasever Arslan
JNBS, 2018, 5(2), p:115-123
The transport of organelles through an axon into the cell is very important for the maintenance and function of a neuron. Antherograde axonal transport plays a role in the supply of distal synapse and mitochondrial proteins and lipids for local energy requirements, and is involved in intracellular transport of retrograde transport, misfolded and aggregated proteins from the axon and distal trophic sites to the somatic. Axonal transport can be affected by changes to various components of the transport mechanism. Here we review the available information about axonal transport defects that may contribute to the pathogenesis of certain neurodegenerative diseases.
Bir akson boyunca organellerin hücre içi taşınması, bir nöronun bakımı ve işlevi için çok önemlidir. Anterograd aksonal transport, lokal enerji gereksinimleri için distal sinaps ve mitokondriye protein ve lipidlerin sağlanmasında bir role sahiptir, buna karşın retrograd transport, yanlış katlanmış ve toplanmış proteinlerin aksondan ve distal trofik sinyallerin somaya intraselüler taşınmasında görev alır. Aksonal taşınım, taşıma mekanizmasının çeşitli bileşenlerine yapılan değişikliklerden etkilenebilir. Burada, belirli nörodejeneratif hastalıkların patogenezine katkıda bulunabilecek aksonal transport defektleri hakkındaki mevcut bilgileri gözden geçiriyoruz.
Mini - Review
Recent studies on genetic and environmental basis of autism
Turkish Title : Otizmin genetik ve çevresel temelleri hakkındaki son çalışmalar
Zeynep Kalkan,Hazal Gür,Belkıs Atasever Arslan
JNBS, 2014, 1(3), p:92-94
Autism is a childhood neurodevelopmental disorder that affects 1–2 in 100 children, according to recent data on the broad array of autism spectrum disorders. It is a neurodevelopmental disorder, genetic and environmental factors playing role in autism. Molecular and mechanistic basis of autism started to be enlightened. As a genetic basis of disease, glutamate gene mechanisms supposed to develop a new method for diagnosing and treatment of autism. Aim of this mini-review is to gain a general knowledge about genetic and environmental reasons of autism.
Otizm, son verilere gore, 100 çocuktan 1-2 sinde görülen bir çocukluk çağı nörogelişimsel hastalığıdır.Nörogelişimsel bir hastalık olan otizmde genetik ve çevresel faktörler rol oynar. Otizmin moleküler ve mekanistik temelleri aydınlatılmaya başlanmıştır. Hastalığın genetik altyapılarından biri olarak, glutamat gen mekanizması, teşhis ve tedavisi için yeni bir metod geliştirilmesine olanak sağlayabilir. Bu kısa derlemenin amacı, otizmin genetik ve çevresel nedenleri ile ilgili yapılan son çalışmalardan faydalanılarak hastalık hakkında bilgi edinmektir.
ISSN (Print) | 2149-1909 |
ISSN (Online) | 2148-4325 |
2020 Ağustos ayından itibaren yalnızca İngilizce yayın kabul edilmektedir.