ARTICLES
Original Article
Turkish Title : Çalişan ve çalişmayan evli kadinlarin evlilik doyumu, özgüven, psikolojik iyilik hali bakimindan karşilaştirilmasi
Eda Yilmazer,Gokben Hizli Sayar
JNBS, 2017, 4(3), p:112-115
The aim of the present investigation is to compare self-esteem, marital satisfaction, marital life and psychological well-being among employed and unemployed married women. The sample of the present study consisted of 51 employed and 41 unemployed married women. Rosenberg self-esteem scale, psychological well-being scale, marital life scale, marriage satisfaction scale were administered to all participants. The data was analyzed using pearson correlation, spearman analyze, t-test, mann-whitney u test, ki-square test, one way and multi-way variance analysis in SPSS-23 program. The results are discussed and conclusion of the study is below. The main findings showed that there was a significant difference between employed and unemployed married women marriage satisfaction and marriage life quality and also self-esteem rates vary depending on the income of the family.
Araştırmanın amacı evli çalışan ve çalışmayan kadınların benlik saygıları, evlilik doyumları, evlilik yaşamları ve psikolojik iyi oluş düzeyleri arasındaki farkın belirlenmesidir. Yapılan araştırmanın örneklemini 51 çalışan ve 41 çalışmayan evli kadın oluşturmaktadır. Araştırma kapsamında katılımcılara Rosenberg benlik saygısı ölçeği, psikolojik iyi-oluş ölçeği, evlilik yaşam ölçeği ve evlilik doyum ölçeği uygulanmıştır. Veriler pearson korelasyon, spearman korealasyon analizi, t-test, mann whitney u testi, ki-kare testi, tek ve çift yönlü varyans analizi kullanılarak SPSS -23 programı kullanılarak çalışılmıştır. Sonuçlar aşağıda açıklanmıştır. Araştırmanın ana bulgusu göstermiştir ki; çalışan ve çalışmayan kadınların evlilik doyumları ve evlilik yaşamları arasında belirgin fark vardır. Çalışmaya katılan kadınların Benlik saygısı düzeyleri aile gelir düzeyine göre farklılık göstermiştir.
Original Article
Relationship between social anxiety and separation anxiety in university students
Turkish Title : Üniversite öğrencilerinde sosyal kaygı ve ayrılma anksiyetesi ilişkisi
Gulru Elver Gursoy,Huseyin Unubol,Gokben Hizli Sayar
JNBS, 2017, 4(2), p:77-81
In this study, it was aimed to examine the relationship between separation anxiety and social anxiety in university students. Participants consist of a total of 114 university students, including 102 women and 12 men in Istanbul. Sociodemographic data form, Adult Separation Anxiety Questionnaire, Liebowitz Social Anxiety Questionnaire and Separation Anxiety Questionnaire were applied to university students. Statistical analyzes of the data obtained from the study were conducted with the Statistical Program for Social Sciences (SPSS v21). In the intergroup comparisons, independent sample t test and one way ANOVA for normal dividing data; Kruskal Wallis test and Mann Whitney U test were performed for normal non-dispersed data. Relations between scores obtained from the scales were calculated by Pearson correlation analysis. As a result of analysis, a significant difference was found between social anxieties and between avoidance scores according to mother education level and income level. Separation anxiety scores and adult separation anxiety scores were found significantly higher in those with general medical illness stories than those without general medical illness stories. There was a significant positive correlation between social anxiety and avoidance scores of university students and separation anxiety and adult separation anxiety scores. Social anxiety and avoidance behaviors can be a result of separation anxiety caused by traumatic experiences such as separation from mother or caregiver in childhood that prolonged in adulthood.
Bu araştırmada, üniversite öğrencilerinde ayrılma anksiyetesi ile sosyal kaygı arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır.Araştırmanın katılımcıları, İstanbul ilinde öğrenimlerine devam n=102 kadın (yaş: 22,62; ss: 5,448) ve n=12 erkek (yaş: 21,17; ss:5,306), toplamda N=114 (yaş: 22,46; ss: 5,429) üniversite öğrencilerinden oluşmaktadır. Üniversite öğrencilerine sosyodemografikveri formu, Yetişkin Ayrılma Anksiyetesi Anketi, Liebowitz Sosyal Kaygı Ölçeği ve Ayrılma Anksiyetesi Belirtileri Anketiuygulanmıştır. Araştırmadan elde edilen verilerin istatistiksel analizleri Sosyal Bilimler İçin İstatistik Programı (SPSS v21) ileyürütülmüştür. Gruplar arası karşılaştırmalarda, normal dağılan veriler için bağımsız örneklem t-testi ve tek yönlü varyans analizi;normal dağılmayan veriler için Kruskal Wallis testi ve Mann Whitney U testi yürütülmüştür. Ölçeklerden alınan puanlar arasındakiilişkiler Pearson korelasyon analizi ile hesaplanmıştır. Analizler sonucunda, anne eğitim düzeyine ve gelir durumuna göre sosyalkaygı ve kaçınma puanları arasında; fark bulunmuştur. Genel tıbbi hastalık öyküsü bulunanlarda ayrılma anksiyetesi puanlarıve yetişkin ayrılma anksiyetesi puanları, genel tıbbi hastalık öyküsü bulunmayanlardan anlamlı şekilde yüksek bulunmuştur.Üniversite öğrencilerinin sosyal kaygı ve kaçınma puanları ile ayrılma anksiyetesi ve yetişkin ayrılma anksiyetesi puanları arasındapozitif yönde anlamlı ilişki bulunmuştur. Araştırma sonucunda, çocuklukta anneden ya da bakım verenden ayrılma gibi travmatikyaşantıların yarattığı ayrılma anksiyetesinin yetişkinliğe uzayabileceği ve bunun da sosyal kaygı ve kaçınma davranışlarının ortayaçıkmasından sorumlu olabileceği düşünülmüştür.
Review Article
Turkish Title : Propriyosepsiyonu Değerlendirme
Gökben Hizli Sayar,Hüseyin Ünübol
JNBS, 2017, 4(1), p:31-35
Proprioception is the sense of the relative position of parts of the body and strength of effort being employed in movement. Proprioception is essential for well-adapted sensorimotor control. Although proprioceptive deficits are known to be a common after several neurological and orthopedic conditions such as stroke, Parkinson’s disease, peripheral sensory neuropathies, or injuries to ligaments, joint capsules, and muscles, there is no objective, accurate, and reliable method available in clinical settings to assess proprioceptive function. In this chapter specific techniques developed to assess proprioception will be briefly discussed.
Propriyoseption, vücudun parçalarının göreceli konumunun ve hareket sırasında işe yönelik harcanan efor direncinin hissi anlamına gelmektedir. İyi bir sensorimotor kontrol için propriyosepsiyon gereklidir. İnme, Parkinson hastalığı, periferik duyu nöropatileri gibi ya da ligamentler, eklem kapsülleri ve kaslarda yaralanmalar gibi çeşitli nörolojik ve ortopedik koşullardan sonra propriyoseptif bozulmaların yaygın olduğu bilinse de, klinik pratikte propriyoseptif fonksiyonların ölçümünde objektif, doğru ve güvenilir bir yöntem bulunmamaktadır. Bu bölümde, propriyosepsiyonun değerlendirilmesi için geliştirilen spesifik teknikler kısaca tartışılacaktır.
ISSN (Print) | 2149-1909 |
ISSN (Online) | 2148-4325 |
2020 Ağustos ayından itibaren yalnızca İngilizce yayın kabul edilmektedir.